Çocuklarda Duygusal Gelişim
Çocuklarda duygusal gelişim, yetişkinlik dönemindeki hisleri ve duygu düşünceleri için temeli oluşturabilir. Bilindiği gibi her insan farklıdır. Her çocuk kendi mizacı, hâl ve tavrı ile dünyaya gelmektedir. Kimi çocuklar çok hareketli, neşeli, yaramaz olurken kimi çocuklar sessiz, içine kapanık, sosyalleşmekten uzak olmaktadır. Burada tabi ki insanın doğası yadsınamaz bir gerçektir. Ancak çocuk böyle diye kendi hâline bırakılması da normal değildir. Dediğimiz gibi çocuğun erken yaşlardaki hâli yetişkinlik döneminin temelini oluşturmaktadır. Bu nedenle ister çok aktif ister çok sessiz bir çocuk olsun, duygularını doğru şekilde ifade edebilmeli, duygusal gelişimini belli bir yaşa kadar tamamlaması gerekmektedir. Bunu yaparken gereken durumlarda eğitmenlerden, pedagoglardan, psikologlardan yardım almak fayda sağlayacaktır. Aile içindeki davranışlar, etrafındaki büyüklerin, yaşça büyük kardeşlerinin rehberliği kendisini tanıması ve ifade edebilmesi açısından yol gösterici olacaktır.

Çocuklarda Duygusal Gelişim
Çocuklarda Duygusal Gelişim ve Önemi
Çocuklarda duygusal gelişim yok sayılmamalıdır. Çocuklarda duygusal gelişimin önemi, her bireyin yetişkinlik hâlindeki tavırları, duyguları kadar önemlidir. Hatta o dönemleri işaret ettiği için çocuklarımızın duygu gelişiminde yol gösterici olmak mühimdir. İnsanlar büyürken bebeklik, çocukluk, ergenlik gibi farklı duyguların yaşandığı dönemlerden geçmektedir. Bu dönemlerde duygu değişkenliğiyle karşılaşılmaktadır. Bu nedenle çocukların her ne hissediyorlarsa bunu rahatlıkla söyleyebilmesi, duygularını yaşayabilmesi, sadece ağlamak veya gülmek arasında sıkışıp kalmamaları gerekmektedir. Birer kapalı kutu gibi büyümemek adına çocuklarda duygu değişimlerine ve gelişimine değer verilmelidir.
Büyürken çocukların duygularını desteklemek ebeveynler için zorlayıcı olabilir. Kendi hislerini devreye katarak bir çocuğun kırılamayacağını, duyguları olmadığını düşünmek yanlış bir adım olacaktır. Çocuklar her konuda desteklenmelidir buna duyguları da dahildir. Duygunun ne demek olduğunu, ne hissediyorsa nasıl anlatması gerektiğini, tarif edebilmeyi, kendi başına üstesinden gelmesi gerekiyorsa gelebilmeyi öğrenmelidir. Desteklerken çocuklar ilk anne babalarını örnek alırlar. Dolayısıyla ebeveynler daha dikkatli olmalıdır, duygular ifade edilmeli, aile içinde bunun önemi vurgulanmalıdır. Olumsuzluk, yanlışlık da olsa ifade edilmeli, tartışmanın yanlış bir şey olmadığı ifade edilmelidir. Her insan birbirinden farklıdır ancak duygularını ifade edebilmek her insanın yapabildiği bir durum değildir. Bu nedenle, büyürken onlara destek olmak, rol model olmak, duygularımızı ifade etmek, yetişkin olduklarında sağlıklı bireyler olmasına katkı sağlayacaktır.
Bir cevap bırakın